Dünya erkekler tenis sıralamasında ilk beş 30 yaş üstü raketlerden oluşuyor. Artık buna bilimin ilerlemesi mi dersiniz bilemiyorum ama bir benzetme yapmak gerekirse eskinin 25’i şimdilerde 30.

Andre Agassi 47 yaşında ve işleri başından aşkın. Tenisi sevmediğini hatta nefret ettiğini defalarca ortaya koymuş, yaşamında nice badireler atlatmış, Djokovic’in yaşadıklarını misliyle geçirmiş, 1999 Roland Garros şampiyonu. 8 grand-slam kupası daha var. 2006’da emekli olup tüm zamanını ve gelirini kurmuş olduğu çocuk okullarına ve vakfına hasrediyor.
 
Agassi özyaşamını anlattığı “Open” başlıklı kitabıyla çok satanlar listesinde haftalarca kaldı. Aktris Brooke Shields ile olan yaşantısını, evliliğini ve yıldızlı gecelere kapılmasıyla çöken tenis kariyerini, içtiği uyuşturuculara kadar açık sözlülükle yazıyor. Tenise geri dönmek için çabalarken “Challenger Serisi” turnuvalara kadar düştüğünü ama kafasını toparladığında başarının geri geldiğini öğreniyorsunuz. Zaten en büyük şampiyonluklarını bu geri dönüş sonrası yaşadı.

Efsane raket Steffi Graf ile evli ve iki çocuğu var. Büyük olanı ABD’nin gelecekteki beyzbol yıldızı olmaya aday. Tenisle yegane alakası kırk yılın başında çok iyi bir para aldığı takdirde Senyör Turunu ya da gösteri maçı oynaması.
Djokovic’in teklif ettiği işi önce reddettiğini ama eşi tarafından ikna edildiğini saklamıyor. Ancak bu işi ne şekilde kabul ettiği hala belirsizliğini koruyor. Tüm zamanını veremeyeceğini defalarca belirtti. Paris’te bile bir haftadan fazla kalamayacağını ortaya koydu.
İki günlük bir antrenman sonrası Nole hakkında “sadece daha iyi olabilir” dedi. Djokovic yaşayan efsanelerden biri olarak “winner” vurmuyor. Ancak basit-hataları da çok az yapan biri. Şimdi sorarım size “böyle bir ortam Djokovic’e ne denli yararlı olur”? Olsa olsa Agassi ona biraz daha atak olmasını, servis çizgisine daha yakın oynamasını söyleyebilir. Ki bunu tek söyleyen ben değilim! Bence Roland Garros sonrası bu fevkalade çelebi kişilikli Agassi, kimseyi kırmadan bu işten çekilecektir.

Roland Garros’un bir numarası Murray ise lakaplarından biri “Korkunç Ivan” olan Lendl ile tekrar birlikte. İngiliz Şampiyon kariyerinin en başarılı sonuçlarına Lendl eşliğinde erişti. Şimdilerde zirveyi psikolojik olarak kaldıramadığı, ikinci servisinin köreldiğini söylüyorlar. Böyle bir şampiyon için böyle varsayımlar boş laftan ibaret!

Bana göre hislerini saklamakta belki de tenis dünyasının en başarılı kişiliği olan Lendl adamına kafasını toplamayı öğretirse başarı tekerrür edecektir. Bu durumda Nadal ile fevkalâde bir final mücadelesine girecektir. Hakikaten böyle bir final gerçekleşirse izlemeye doyamayız.
France Tiafoe da 19 yaşında. Yine ABD’nin gelecek yıldızlarından. Bir kez izledim. Etkileyici bir oyunu olduğu aşikâr. Bakalım ilk turda Fognini önünde ne yapacak. İtalyan taze baba oldu. Evine çabuk dönmek isteyebilir! Tiafoe’yi apansız üçüncü turda Wawrinka karşısında görürseniz hiç şaşırmayın.

Kadınlarla ilgili bir yorumda bulunmak her babayiğidin harcı değil! Ama gönlüm öncelikle Çağla’nın 35’lik Baroni’yi geçmesini arzu ediyor. Onu geçerse fikstürü ilerlemesine müsait. Benim bildiğim Çağla da bu Baroni’yi yener.
 
Pliskova, Svitolina, Kuznetsova, THY pardon Wozniacki (!) favoriler arasında. Muguruza ise konsantrasyonunu yitirmediği sürece en büyük şampiyonluk adayım. Keza Pavlyuchenkova izlemekten çok zevk aldığım ve iyi bir çıkış yakalayan Rus. Halep güven vermiyor… Çok titrek bir yapısı var. Farklı önde gittiği maçları bile yitirebiliyor. Aynı durum bir numara olan Kerber için sözkonusu. Bulunduğu yeri bir türlü benimseyemedi.

Kadınlarda en büyük meçhul, Amerika'nın Fransa Açık wild-card’ları için yaptığı turnuvayı kazanıp buraya gelen Anisimova. 15 yaşında. 2006’da arz-ı endam eden Alize Cornet’ten bu yana kortlarda görülen en genç kadın. Geçen yıl burada junior finalisti olmuştu. Ne yapacağını merakla bekliyorum. Japon Kurumi Nara onun için çok yerinde bir test. Geçebilirse Grand Slam korkusunu üzerinden atar ve özgüveni gelir.

Bugün izlemenizi önereceğim maçlar:
Çağla – Baroni (11:00’den sonraki üçüncü maç)
Kerber – Makarova (11:00 ilk maç)
Muguruza – Schiavone (11:00’den sonraki ikinci maç)
Thiem – Tomic (11:00’den sonraki ilk maç).

Şimdilik hoş kalınız.