Karolina Pliskova, Çek Cumhuriyeti'nin şimdilerdeki 1 numarası. WTA sıralaması ise 11 (Amerika Açık başlarken). Pliskova henüz 24 yaşında. Çek kuşağının çoğu üyesi gibi son derece disiplinli ve çalışkan. Sparta Prag kulübünün oyuncusu. Müzik dinlemeyi ve Paolo Coelho okumayı seviyor. Grand Slam turnuvalarında şimdiye kadar üçüncü turu hiç geçememiş.

 

Angelique Kerber ile yedi kez karşılaşmışlar. Dördünü Alman raket kazanmış. Ama Amerika Açık'tan hemen önceki Cincinnati turnuvasının finalinde Pliskova, Kerber'i 6-3, 6-1 yenerek şampiyon olmuş. Kadınlar serisinin en başarılı servislerinden birine sahip olan Pliskova, saatte 122 mil hıza kadar çıkmış! New York'a gelirken özgüveni tavanda. Hele burada üçüncü turda Venus Williams'ı maç topu çevirerek üç sette saf dışı bırakınca bu turnuvada başarılı olacağına dair inancı pekişmiş.

 

"Kariyerimde ilk kez Arthur Ashe Stadyumu'na çıktım. Rakibim Venus Williams olunca tabii başka yerde oynatmıyorlar. Ama benim için daha iyi oldu. Hem korta alıştım hem de Venus'ü yenmek bana fevkalade deneyim kazandırdı. Üstelik onu Serena'dan daha iyi bir performans göstermiş olmasına rağmen yenebilmem geleceğe bakış açımı genişletti."

 

Çek raket bunları söylerken Serena Williams basın toplantısında her zamanki gibi yersiz ve densiz yorumlara hedef oldu. Eski şampiyonlardan Chris Evert, her nedense yıpratıcı ve aşağılayıcı eleştiri ve yorum yapmaktan kendisini hiç alıkoyamıyor. Kadın kendisinden sonra gelen başarılı raketleri sürekli inceden inceye testere gibi yontuyor. Her yorumu kendinden sevimsiz. Serena'nın her nedense çok yorgun olduğunu ileri sürmüş. Yanıtını hemen almış: "Ben iki sette yoruluyorsam hemen kendime başka bir iş bulmam gerek!"

 

Kerber ise bu yıl üçüncü slam finalini oynayacak. Bu maçta sonuç ne çıkarsa çıksın Alman tenisçi dünya sıralamasında birinci sırayı Serena'dan alacak.

 

Hani bir deyiş vardır: "Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz!" Tenisin ne denli sürprizlere açık olduğunun bir örneğini de bu iki raketin rekabetinde görüyoruz. Birkaç hafta önce Cincinnati finalinde Pliskova, Kerber'i yenerek onu birinci sıraya yükselmekten etti. Ama Amerika Açık'ta aynı Pliskova bu kez Serena Williams'ı yenerek Kerber'i birinciliğe yükseltti!

 

Serena'nın yenildiğine ne denli üzüldüysem Kerber-Pliskova finalinin o denli zevkli geçeceğinden emin olarak seviniyorum. Üstelik kadınlar tenisinin taze nefeslere gereksinimi erkeklerden çok daha fazla.

 

Diğer yarı final maçıyla (Kerber-Wozniacki) ilgili beklentimi dünkü yazımın sonunda belirtmiştim. Aynen gerçekleşti ve Kerber ilk sette biraz zorlansa da kolay denilebilecek bir galibiyet elde etti. Yine bu akşam oynanacak (yarın sabah demek daha doğru) erkekler yarı finalleri ile bakışımı da dünkü yazımda bulabilirsiniz.


Hoş kalın.