Maç desek bin şahit ister ! Tam bir kör döğüşü. İki uzun. İkisi de geri oyuncusu. Yegane ve belki de başlıca fark İtalyan olanının arada bir karşısındakinin ileri hiç koşamadığını görüp kısa-top yapması. Yaptıklarının hepsinden puan aldı. Karşıdaki hala oyunu algılayamıyor! İlk iki seti böylece verdi 4-6 ve 3-6. Bir de üstüne yağmur yağdı işin üzerine tuz biber ekti.


İzleyicilerin yarısı boşaldı. Geriye kalanlar artık işin eğlencesinde. Üçüncü set başladı. Değişiklik yok. Kadınlar maçı bile daha ilginç anlara şahit olur. Bunda hiç yok! Sahada 1.90’lık iki adam ama neredeyse ace bile yok.

 

Üçüncü sette 1-1 iken İtalyan rakibini kırdı ve akabinde fark ikiye çıktı 3-1. Sonrası çorap söküğü gibi gelecek dedik ama dememizle kaldık. İtalyan durum 5-2 yapmışken heyecandan az kalsın seti veriyordu da 6-4 zor kurtardı. Evet  İtalya uzun yıllar sonra Davis Kupasında yarı-finale kaldı. Bize de artık akşam güzel bir yemek ve dönüş yolu gözüktü. 


Artık Monte-Carlo’da görüşmek üzere... Hoşçakalınız!