Dün ilk maçlarda dünyanın en iyi iki tek el back-hand'i kortlardaydı. Birinde Stan Wawrinka, Fernando Verdasco'yu yenerken diğerinde Richard Gasquet, geçen yılın yarı finalisti Grigor Dimitrov'u evine gönderiyordu. Tenisteki en zor vuruşlardan biri olan tek el back-hand'i bu denli iyi kullanan iki raket az bulunur.
 
Bence son yılların en ilginç Wimbledon'larından biri oynanıyor. Gerçi erkeklerde ilk beşin dördü, başta Novak Djokovic, Roger Federer, Andy Murray ve Stan Wawrinka, çok emin adımlarla ilerliyorlar ama şimdi karşılarına gelen oyuncular her azizliği yapabilecek yetenekte. Ivo Karlovic servisleri ve engin tecrübesiyle önü en açık gözüken Murray'e kendi evinde şok yaşatabilir. Keza Gilles Simon, Tomas Berdych’e; David Goffin, Wawrinka’ya, Marin Cilic de Djokovic'e sıkıntı yaşatabilir.
 
Kadınlarda ise ilk 10 raketin beşi üçüncü turu göremedi. Bunlara bir de son şampiyon Petra Kvitova eklenince ilk 10'dan dördüncü tura kalan raketlerin sayısı dörde düştü. Uzun bir süre sonra ilk kez dört ABD'li birden dördüncü tur oynuyor. İsviçreliler ise Mert Ertunga'nın yazdığı gibi sessiz ve derinden geliyorlar… Bir yanda Bencic ile Bacsinszky diğer yanda Federer ile Wawrinka.
 
Çok ilginç olacağını tahmin ettiğim maç Gasquet-Kyrgios. Kadınlarda ise Wozniacki-Muguruza, Radwanska-Jankovic ve Azarenka-Bencic maçlarını öneririm. Williams'lardan uzak durun.  
 
Şimdi gelelim büyük şampiyon Nadal'ın durumuna. Kanaatimce üzerinde durması gereken husus, yaşı itibarıyla oyununu doğanın şartları doğrultusunda uyarlamaktır. Sonuçları büyük bir oranda fiziksel gücüyle rakiplerini tüketmeye dayalı bu adam, onca sakatlıktan sonra en büyük silahı olan forehand'i ile istediği sonuçları artık alamıyor. Çünkü eski gücünde değil, topa istediği ivmeyi veremiyor. Büyük bir olasılıkla da yaşı ilerlediği için istediği "lifte"yi artık hiç gerçekleştiremeyecek. Rakipleri artık onu yenebilecekleri inancıyla sahaya çıkıyor. Doğaya kim karşı gelebilir ki!
 
Anımsarsanız Haşmetmeabları Federer de bundan 2-3 yıl önce benzer bir dönemden geçti. Tenisi bırakmasının zamanı geldiğini söyleyenler çok oldu. Endişe dolu bir süreç, başarısız sayılabilecek birçok turnuva sonunda kendisini Stefan Edberg birlikteliğine ve kafası büyütülmüş bir rakete bağladı. Bu bile ilk başlarda istenilen sonuçları doğurmaktan çok uzaktı. Ancak sebat etti. Edberg ona daha çok voleye gelmesini ve puanları kısa tutmasını önerdi. Bu sayede yaşıyla birlikte eskiyen fiziğini optimum kullanabilecekti. Görünen köy kılavuz istemez. Bu yaşta ve onca rekabete rağmen hala dünya iki numarası ve turnuvaların başlıca favorilerinden biri. Burada da Bir Djokovic-Federer finali tadına doyulmaz olur. Darısı Nadal'ın başına. 
 
Hoş kalın.