Fransızların bir numarası Tsonga ile İtalyan Fognini korta çıktıklarında bu maçın çok daha zevkli ve kaliteli geçeceği sanılıyordu. Onun için de maç öğlen tatiline denk gelecek şekilde programlanmıştı. Öyle de başladı. Fognini toprak sahaya daha yatkın. Bu üstünlüğünü kullanarak ilk seti geriye düşmesine rağmen aldı (7-5). İkinci sete de fena başlamadı. Ancak aynı İngiliz Murray gibi onun da konsantrasyonu pamuk ipliğine bağlıydı. Bir anda o yetenekli şovmen gitti yerine hani neredeyse “ot” gibi bir adam geldi ! Monte Carlo sınıra çok yakın olduğu için her zaman kalabalık bir İtalyan seyirci kitlesi olur. Bugün de vardı. Üstelik yıllar sonra güvendikleri bir yıldızları vardı. Dolayısıyla Fognini’nin şikayet edeceği bir sebep te yoktu. Üstelik rakibinin sahasında ondan ilk seti de söküp almış. Doğal olarak sempatik Tsonga da rakibi tarafından kendisine adeta bir altın tepsi de sunulan bu armağanı geri çevirmedi ve setleri hemen eşitledi (6-3). Son set geldiğinde artık işin geleceği ayan beyan ortadaydı. Çok kısa sürdü (6-0). Doğum günü çocuğu Tsonga maçı (57, 63, 60) aldı.

Bir sonraki maç “İspanyol Boğası” ya da “Toprağın Kralı” lakaplı Rafael Nadal ile bir başka İtalyan Andreas seppi arasındaydı. Nadal hiç zorlanmadan maçı 6-1, 6-3 alarak tahminleri boşa çıkarmadı. Anlaşılan yine bir Nadal-Ferrer karşılaşmasına şahit olacağız. Pek iç açmıyor değil mi !

Büyük bir olasılıkla Tsonga’nı karşısna ise  Federer gelecek. Çek Rosol’ün İsviçreliye bir problem çıkaracağını sanmıyorum. Diğer İsviçreli Wawrinka ise rakibi Almagro ayağında çekme olduğu için korta çıkmayınca hükmen kazanarak Raonic ile kapışmaya hazırlanacak. Çok ilginç bir maç olacağını düşünüyorum. Sağlıcakla kalın.