Rafael Nadal’ı kesinlikle çok ayrı bir yere koymak gerekiyor. İspanyol tenisçi zaman zaman sürekli sağlık sorunları ile gündeme geliyor. Mesela; zaten 19 yaşından bu yana ayak tarak kemiğinde problem var, dizleri sıkıntılı, oyun tarzı vücudunu çok yıpratıyor, aynı tarzda oynayan Andy Murray  dayanamadı yakın zamanda o da bırakır derken, Nadal Avustralya Açık’la tekrar geri döndü ve kendi tablosundaki tüm rakiplerini perişan etti. O kadar ki turnuvanın başından bu yana Nadal’ın rakipleri ile aralarındaki maçlar ağır sıklet bir boksör ile orta sıklet bir boksörün maçına benziyor. İspanyol tenisçi maçın başlaması ile beraber başta psikolojik üstünlük olmak üzere her şeyi ele geçiriyor, rakiplerine set başına ortalama 2-3 oyun vererek ve 2 saat içinde maçları finalize ediyor. Çeyrek finalde Amerikalı Frances Tiafoe karşısında seyrettiğimiz Nadal’ın Avustralya Açık’la beraber eğer bir sakatlık yaşamazsa toprak kort sezonunda Monte Carlo, Barcelona, Madrid ve Roma’da finale çıkacağını ve bunların en az 2 sini kazanacağını, Roland Garros’u ise büyük ihtimalle şampiyon olarak tamamlayacağını şimdiden söyleyebiliriz. Çünkü turda, 10 gündür seyrettiğimiz Nadal’dan toprak kortta değil maç kazanmak set alabilecek bir tenisçi bulunmuyor.  


Çeyrek finalde Tiafoe maçında 2.sette skor 5-4 iken 30-0 da oynanan oyun aslında Nadal’ın kariyer özeti gibiydi, Amerikalı tenisçi Nadal’ın forehandini karşıladığında İspanyol tenisçi topu bomboş köşeye geri gönderdi çünkü kortta Tiafoe’dan hep 1-2 adım öndeydi ve çoktan oraya gelmişti. Hızlı ayaklar, agresif oyun ve enerji… Bütün bunlara bir de etkili servisler eklenmiş olabilir. Bu turnuvada eskiye oranla daha iyi bir servis performansı gösteren Nadal bütün bu dinamizmine servis yoluyla alacağı kolay puanları da ekleyebilirse bu önemli kazanım onun fiziksel performansına da çok olumlu etki yapacaktır.

Tenis kariyerini mümkün olduğu kadar uzatmayı planlayan Nadal’ın servisleri üzerinde önümüzdeki dönemde daha fazla yoğunlaşabileceğini düşünüyorum. Tiafoe maçındaki 11 ace ve pozitif ilk servis yüzdeleri bu anlamda çok önemli. Federer’de olduğu gibi Nadal için de  servisler kariyerinin son döneminde yeni şampiyonlukların anahtarı olabilir. 

Yarı finalde ise rakip tenis dünyasının yeni prensi Stefanos Tsitsipas olacak. Nadal, Djokovic, Federer, Andy Murray gibi yıldızlarla oynarken öncelikle iyi servis atmanız ve her puanı rallilere bırakmamanız  gerekiyor, bununla beraber ralli becerilerine de sahip olmalısınız. Bunların biri bile olmazsa galibiyet şansınız ciddi oranda düşüyor. Tsitsipas’da bunların ikisi de var. Kortta hem mental hem de oyun olarak çok net duruyor. Ancak Rafael Nadal bambaşka bir seviye. Dolayısıyla Tsitsipas’ın buralar için biraz daha beklemesi gerekebilir. 

Muhtemel finalde ise Nadal’ın karşısında tablonun üst tarafında her zamanki kura şansıyla her türlü tehlikeden uzakta güle oynaya finale gelecek olan Djokovic olacak gibi görünüyor.